Muğla Milas’ta şu ana kadar dokuz köyü yutan, onuncu köy İkizköyü de yutarak yoluna devam etmek isteyen Yeniköy-Kemerköy Termik Santrali 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri adı altında Milaslı çocuklara tiyatro izletti. Bir yanda binlerce insanın ve yüz binlerce canlının yaşam alanlarını kömür madeni ve termik santral ile kirleten şirketin geleceklerini yok ettiği çocuklara “sosyal sorumluluk” adı altında “Hayalci Tırtıl” adlı tiyatro izletmesi tepki çekiyor. 31 Mart seçimlerinde İkizköy'ün yeni muhtarı seçilen Akbelen Ormanı’nı koruma mücadelesinin öncü kadınlarından Nejla Işık, termik santralin çocukları kullanmasına tepki göstererek, “Geleceğini yok ettiğiniz çocuklarımızın üzerinden ellerinizi çekin” dedi.

TERMİKÇİ ŞİRKETTEN ‘YEŞİL YIKAMA’ HAMLESİ 

Son yıllarda ülkenin gündemine Akbelen Ormanı’nı katletmeleri, İkizköylülerin evlerinin dibinde dinamit patlatmaları, orman yangını sürecinde fırsattan istifade ederek ağaç kesmeleri gibi olumsuz birçok haberle gündeme gelen termik santral şirketi bu imajından kurtulabilmek için dönem dönem çeşitli etkinliklere imza atıyor. Kirletici ve doğayı yok edici faaliyetlerde bulunan şirketlerin tüm dünyada “Grenwashing-Yeşil Yıkama” diye adlandırılan bu hamleleri kamuoyu önünde imajlarını düzeltme, ya da yaptıkları doğa yıkımını bazı kurum, kişi, olay ve olguları kullanarak perdeleme amacını taşıyor. Şirketlerin bir çeşit reklam stratejisi olarak sıkça başvurdukları bu tarz davranışlar bir yandan insanların doğayı koruma duygularını kullanarak (sömürerek) ürünlerini satma, öbür yandan ise oluşturdukları kirliliği, doğa yıkımını perdeleme amacı taşımakta.

Akbelen Ormanı’nı katletmenin yanı sıra şimdiye kadar Muğla-Milas bölgesindeki 9 köyü yutan Yeniköy-Kemerköy Termik Santralinin 23 Nisan Çocuk Bayramı öncesi köylerde çocuklara tiyatro oyunu izletmesi de bu “Yeşil Yıkama” faaliyetlerinden birisi olarak değerlendirilebilir. Şirket daha önce de Milas Zeytin Hasat Şenliği'ne sponsor olmuş, Akbelen Ormanı’nı koruyabilmek için direnen köylülerin protestoları polisin müdahalesi ve gözaltılarla sonuçlanmıştı.

Keza benzer bir şekilde Aydın Çine'de, Madran Dağı’nı delik deşik eden, yüzlerce işçinin silikozis hastalığına yakalanmasına yol açan kötü çalışma koşullarını yaratan maden şirketlerinin Çine Memecik Zeytin Festivali'ne sponsor olmaları da tepki çekmişti.

 AKBELEN ORMANI KESİLDİ, EVLER ÇATLADI 

Akbelen Ormanı’nı korumak için beş yıl boyunca gece gündüz direnen, soğuk, yağmur, çamur demeden ormanın içinde yaşam nöbeti tutan İkizköylüler, yüzlerce polis ve jandarmanın kendilerinin önüne geçerek ormanın şirket tarafından kesilmesi travmasını yaşadılar. Akbelen Ormanı’nın, bir köylünün özel mülkü olan küçücük bir arazide kalan 40-50 ağaç dışında dışında tamamen kesilmesine engel olamayan köyüler ve yaşam savunucuları, ormanın kömür ocağı haline getirilmesi için şirketin gece gündüz yaptığı patlatmaları ve iş makineleri ile yaptığı çalışmaları uzaktan izlemek durumunda kalıyorlar. Evlerinin yanı başında dinamit patlatılan, duvarları, pencereleri çatlayan, korku içinde yaşamak durumunda bırakılan İkizköylüler, son yerel seçimlerde bütün bu olan bitenlere tepkilerini Akbelen Ormanı’nı koruma mücadelesinden köy derneği olan KARADAM Dernek Başkanı Nejla Işık'ı muhtar seçerek gösterdiler.

 UTANÇ VERİCİ! 

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası tarafından verilen “2024 Çevreye Katkı Ödülü”nü almak üzere Ankara'da bulunduğu bir sırada görüştüğümüz İkizköy Muhtarı Nejla Işık, termik santralin 23 Nisan Çocuk Bayramı etkinliği adı altında civar köy çocuklarına tiyatro izletmesini “Sözün bittiği yer! Utanç verici” olarak değerlendirdi. Çocukların geleceği olan Akbelen Ormanı’nı koruyabilmek için aylarca yıllarca direndiklerini hatırlatan Işık, “Tiyatronun trajedisi İkizköy Akbelen'de yapılıyor aslında. Çocuklarımızın, gençlerimizin, hepimizin geleceği hunharca yok edilirken bir taraftan da yine çocuklarımızı kullanarak kendilerini aklamaya çalışmaları utanç verici!” dedi.

İÇİM SIZLADI!

Termikçi şirketin köylerde çocuklara tiyatro oyunu izletmeleri ve bunu da "Hayatlarında ilk kez tiyatro oyunu izleme şansını yakalayan çocuklar, masal kahramanları ile sohbet edip etkinlik boyunca gönüllerince eğlendiler" şeklindeki haberleri okuduğunda içinin sızladığını belirten Işık, “Çocuklarımızı kullanmaktan vazgeçsinler! Geleceğimizi yok etmekten vazgeçsinler! Biz çocuklarımız için uğraşıyoruz. Kendimiz için değil. Biz gördük göreceğimizi ama çocuklarımızın geleceğini de yok ettiler, maalesef! O yüzden sadece İkizköylülerin değil, bu vatanın geleceğini, havasını, suyunu her şeyini yok eden bir şirket çocukları burada kullanmamalı, kullanamaz!” dedi.

Şirketin çocukları kullanarak yaptığı bu istismarı her yerde deşifre edeceklerini belirten Işık şunları söyledi, “Şu an Akbelen'de yaptıkları katliamı, bizlere yaşattıklarını her yerde anlatıyoruz, anlatmaya devam edeceğiz. Temiz bir çevrede yaşamak bizim en doğal hakkımızken bizi orada anbean zehirliyorlar. Bizim köyümüzü terk etmemiz için psikolojik baskı, fiziksel baskı. Şiddet, her şey yapılıyor. Üstelik bütün bunlar jandarmanın gözü önünde yapılıyor. Herkesin gözü önünde yapılıyor! Biz asla taviz vermeyeceğiz! İstedikleri kadar çocukları kullanmaya çalışsınlar, istedikleri kadar ağaç dikiyoruz desinler biz görüyoruz diktiklerini. Görüyoruz yok ettiklerini”